“YALNIZCA GÜNEŞ, BİLMEK İSTEDİKLERİMİZİ GERÇEKTEN BİLİYOR VE SIRLARA GÜNEŞ SAHİP.”Ray Bradbury sadece bilimkurgunun değil, fantastik edebiyatın ve korkunun da yirminci yüzyıldaki ustalarından biri. Bilimkurgunun “iyi edebiyat” da olabileceğini kanıtlayan belki de ilk yazar. Yazarın ilk derlemelerinden biri olan Güneşin Altın Elmaları ise Bradbury’nin erken dönem öykülerinden otuz iki tanesini bir araya getiren gerçek bir hazine.Bir kupa dolusu güneş ışığı için roketle Güneş’e giden bir kaptan, deniz fenerine âşık olan bir deniz canavarı, sevildiğini hissetmek isteyen bir cadı, kişisel cennetlerini keşfeden astronotlar…Sıradan yaşamın tuhaf, gizemli ve büyülü yanlarını, bilimkurgu ve fantazinin arasındaki sınırları esneterek anlatan öyküler içeren Güneşin Altın Elmaları’nda Bradbury aile, iktidar, hayal gücü, yalnızlık ve uygarlık gibi temaları kendine has dili ve üslubuyla işleyerek insanlık tarihinin dramatik bir özetini çıkarıyor âdeta.İnsanlık başka dünyalara hasret olmaya mahkûm mudur? Yoksa tüm arzularımızı karşılayan bir dünya mümkün mü?Güneşin Altın Elmaları, içtekini keşfetmek için çıkılan uzak yolculuk.
“Bradbury bilimkurgu türüne yeni bir soluk getiriyor ve kalemi de bir o kadar kuvvetli.” –C. S. Lewis
“Bradbury fazlasıyla yaratıcı ve hümanist bir yazar.” –Harold Bloom