Kerem ile Aslı, bir halk öyküsüdür. Halk arasında yüzyıllardan beri söylene gelmektedir. 16, 17. yüzyılda ortaya çıktığı sanılmaktadır. Konusunu farklı dinlerden oldukları için bir araya gelemeyen iki gencin acı sonla biten aşklarından alır.
Isfahan padişahı ile Ermeni keşişi olan hazinedarının, yıllar sonra birer çocukları olur. Padişah oğluna Ahmet Mirza, keşiş kızına Kara Sultan adını verir. Büyüdüklerinde çocuklarını evlendirmeye karar verirler. Ancak kızı büyüdükçe güzelleşen keşiş, bu sözünden cayar. Kızının öldüğünü söyleyip ailesiyle birlikte Isfahan’dan ayrılır, uzak bir köye yerleşir. Yıllar sonra Ahmet Mirza, arkadaşı Sofi ile birlikte ava çıkar. Evinin bahçesinde gergef işlemekte olan Kara Sultan’ı görür ve âşık olur. Kendisine “Kerem”, kıza da “Aslı” adını verir. Isfahan’a döner dönmez babasına onu istetir.