Gözlerini ummadığı bir yerde açan Axel, tanımadığı dört gizemli varlıkla birlikte kendi hikâyesine yolculuk yapar. Fakat bu yolculuk, sıradan bir yolculuk değildir. 2975 yılında geçen bu hikâye, evrenin çeşitli yerlerinde yaşamsal forma sahip gezegenlerin keşfedilmiş olduğunu bildirmektedir. Bu gezegenlere yaşamın kutsallığını benimsetmek isteyen bir meclis ve bu meclisin kurallarını yıkmak isteyen faşist bir grup karşı karşıyadır. Bu karşıt tutum evrensel bir savaşın ayak seslerinin yankısını hissettirmektedir. Axel ise Dünya gezegeninde geçmişe doğru çeşitli yolculuklar yaparak bu gezegenin tarihsel ilerleyişinde Vincent Van Gogh, Mustafa Kemal Atatürk, Stefan Zweig ve Adolf Hitler gibi isimlerle karşılaşır. Bu ilerleyiş sırasında İkinci Dünya Savaşı’nda anne ve babasını yitiren bir çocukla da tanışır. Axel, Dünya gezegeninde savaşların enkazında kalan bu çocuğu kendi gezegenine götürerek hem üst meclisin kurallarını çiğner hem de çeşitli aksiyonel ve trajik olayların önünü açmış olur. Musa Akkaya, distopya türündeki eseri M.A.N.C. Evreni ile okurları geçmiş ve gelecek arasında mitolojik ve felsefi bir yolculuğa davet ediyor.(Tanıtım Bülteninden)